22 Nisan 2013 Pazartesi

Bu yazi sana gelsin Connor:))

Biliyorsunuz ki daha once hic arkadaslarimdan birine ozel bir yazi yazmadim. Elbette onceden bahsettigim bir suru arkadasim vardi ama hicbirine ozel olarak bir yazi yazmamistim. Ama arkadasim Connor icin yazdigim bu yaziyla blogumda bir ilki baslatiyorum:) artik arkadaslarim hakkinda daha cok sey yazacagim sanirim bu yazidan sonra. Degerini bil Connor,blogumda bir ilksin;)

Connor la aslinda hic yuz yuze gorusemedik. Ama zaten kimligini saklayan bir kizdan arkadaslariyla (sirrini bilmeyen arkadaslari) yuz yuze gorusmesini bekleyemezsiniz. Onunla ask fm adli internet sitesinde tanistik. Normalde boyle sitelerden nefret ama nefret ederdim ama bir kere uye olunca gercekten birakamadim. Neden birakamadigimi da bilmiyorum gerci.

Neyse, biz Connor a donelim. Connor i ilk basta Erdem ismiyle tanidim zaten. Bloguma bir goz atmis ve yazilarimin bazilarini cok begenmis:) zaten ondan sonra bana bir ara "ilginc kiz" diyordu:D
İlk basta onu Erdem adiyla tanidim cunku Amerika da dogmus ve Connor ismini almis. En azindan ben oyle biliyorum.
Onunla cok cabuk arkaeas olduk cunku hem cok iyi bir cocuk hem de benim gibi tas koleksiyonu varr:D (bilmeyenler simdi ogrendi tas koleksiyonum oldugunu;)) Iyi bir cocuk oldugunu nereden biliyorsun diye sorucaksiniz bana simdi, nedeni su: Ona sorulan sorulara ve cevaplara bakinca farkettim ki cok humanist ve kibar bir sekilde cevapliyor sorularini. Ayrica cok ama cok duygusal oldugunu da dusunuyorum. Hani bazi insanlar olur ya gerekli gereksiz herseye kufrederek ve hakaret ederek cevap verir ve yorum yaparlar, Connor kesinlikle onlardan biri degil.

Bu yaziyi gordugun senin icin yazdim Connor:) Aslinda fanpage istedigini biliyordum ama bu yaziyi da begenirsin umarim:)
Seni seviyorum,cok iyi bir arkadassin;) :) <3

Not: Bu arada benim icin yazdigin yaziyi inan ki cok ama cok begendim:) tesekkur ederim<3

9 Nisan 2013 Salı

Kisa oykulerimden:)

Bazen buyuk hayaller kurarsiniz ve hepsino gerceklestirebileceginize inanirsiniz. Ne kadar imkansiz olduklari onemli degildir bu hayallerin,belki de siz bir "ilk" olacaksinizdir veya "en" ile baslayan unvanlardan birini alacaksinizdir. Hemen bir idol bulursunuz kendinize. Bu idol bazen ilgilendiginiz konuyla cok uzaktan alakalidir belki de konunuzun anahtar kelimesidir. Sonra yeni ozlu sozler,yeni yasam tarzi,yeni aliskanliklar ve bunun gibi seyler girer hayatiniza. Ne yazikki bu hayaller icon yapilan planlar genellikle gerceklesmez yani "batar". Bu durum ayni Shanti Love in hikayesine benzer. Sonu henuz tamamlanmamis bir hikayesi vardir onun.

Hayaleperestti Shanti,hatta onun hayalleri hayalgucunun bile otesi birseydi. Kabul edelim ki cok mantikli hayalleri yoktu. Kucucuk bir kizkeb Kleopatra yi idolu olarak benimsemis ve saclarini ayni filmlerdeki Misirlilar gibi kisacik ve kahkullu kestirmisti. En buyuk hayali kendi mumyasina sahip olmakti. Birkac sene sonra Kucuk Denizkizi filmine kafayi oyle bir takmisti ki denizkizlarinin gercek olduguna ve eskiden yasadiklarina hala da bazilarinin "varolmayan ulke" diye bilinen Atlantis te yasadiklarina inanirdi hep. En buyuk hayali bir denizkizi olmakti. Yavas yavas buyumeye basladi. Cogu buyumekte olan kiz cocugu gibi bir ara "suslu" diye cagirilan biri oldu. Bu siralarda modayla tanismisti ve ilk goruste asik olmustu ona. En buyuk hayali moda tasarimcisi olmakti. Hayalindeki elbise pespembe,tek omuzlu,bacaktan yirtmacli ve tuyluydu! Ama haladenizkizlarina takikti ve Yunan Mitolojisi ilgisini cekiyordu. "Sirenler Efsanesi" cok ilginc gelmisti ona ce mutlaka yatmadan once okurdu onu. Bu arada bir yetenegini daha farketti: O tam bir ressamdi! Kucukken de cok guzel resim cizerdi ama artik kendini bir profesyonel olarak goruyordu. En buyuk hayali herseyde basarili olan bir super kiz olmakti! Ergenligin hemen oncesinde hayal dunyasiyla normal dunya arasinda bir yere tasinmisti ve normale yakin bir kiz cocugu gibi davranmaya calisiyordu. Ancak normal bir kiz cocugu gibi degildi o: bildigimiz erkek fatmaydi! Karate yapiyordu,en yakin arkadaslari genellikle erkeklerdi ve hep rock muzik dinliyordu. Bu siralarda entellektuel yani baskinlasmaya baslamisti. Unlu ressamlarin hayatlarini arastirmayi seviyordu ve ilk tuval calismasini yapmisti. Ama hayali unlu bir karateci olmakti. Ne var ki ergenlige girince bu hayalini de unuttu. Onun tek dusundugu sey ornek aldigi film yildizlariydi,ancak ne kadar ugrassa da onlara benzeyemiyordu. Resim yapmaya kusmustu cunku ogretmeni ona baski uyguluyordu o resim yaparken. O ozgurlugunu resimde gostermek istiyordu oysa. Ama bu sira muzige takmisti yine kafasini. Ama artik dinlemekle kalmak istemiyordu,muzigini kendi yapmak isityordu. Gitar dersi almak istiyordu,aldi da. Bu ders onun yeni bir yetenegini daha gosterecekti ona: Sarki soylemek! Artik bir muzisyen olmak istiyordu,Grammy yi elinde tutmayi hayal ediyordu hep.
Daha sonralari muzikle beraber Hint Felsefesi ne de ilgi duymaya basladi. Karma ya inaniyordu. Arkadasi Fifi ile yoga ya basladi. Onu bazen kiskanirdi cunku herseyleri ayniydi. Birlikte sarki soyler,birlikte yoga yaparlardi. Ama belki de Fifi ondan daha yetenekliydi. Hayali yoga egitimi icin Hindistan a gitmekti,daha sonra da rock yildizi olacakti...
Dunyayi kesfedip ogrenmeye basladigi donemlerde Anne Frank ile tanisti ve kisa bir sure sonra onu koruyucu melegi olarak benimsedi. Cunku onun yerine koymustu kendini Shanti ve ilk defa vicdanin,acinin,korkunun ne oldugunu bu kadar derinden hissetmisti. Gunlugunu okudugunda bazen kendi hayatindan kesitlerle karsilasiyordu. Onun gunlugu Shanti icin artik Kutsal Kitap gibi birseydi cunku Shanti gunlugu okuduktan sonra bambaska bir insan oldu. En buyuk amaci dunyadaki tum sorunlari cozmek,kardesligi ve barisi insanlara asilamakti. Bu sirada bir blog acti ve hayvan haklari,insan haklari,ozgurluk,doganin onemi,irkciligin kotulugu,din kardesligi hakkinda yazilar yazdi. Amaclari ve hayalleri buyumustu. Artik "en genc Nobel Baris Odulu sahibi","En iyi aktivist blogger" unvanlarini almak ve Anneliese in evini gorup onu taniyan herkesle sohbet etmek istiyordu. Ama yeni okula gelince bunlarin hepsinin batmaya basladigini farketti. İlhami bir anda kaybolmustu ve protestolara daha az katilmak zorunda kaliyordu. Artik sadece Anneliese vardi ama hayalleri git gide boslasiyordu.

Gordugunuz gibi Shanti fazla hayal aleminde yasayan bir kizdi. Bir o kadar da maymun istahliydi. Hikayesinin henuz bir sonu yok cunku hala yasiyor venbu durumda. Hala batirdigi hayallerini yeniden duzeltmeyi dusnuyor. Tabiiki cok cok kotu durimda degil. Blogunu kapatmadi ama yazmak istedigi kitabini bir turlu yazamadi ayrica blogu istedigi basariyi elde edemedi. Bunlar yine kendi sucuydu aslinda. Cunku maymun istahiyla herseye atlayip birsey yapmaya calisirken bir halt olamamisti.

Yazar: Shanti

-Gordunuz iste,bu brnin yazdigim kisa bir oyku. Sanirim cok Oscar Wilde okumak kisa oyku yazmami sagladi. Bu hikayeyey son vermedim cunku neden bu duruma geldigimi o zaman bilmiyordum. Ama suan tahmin edebiliyorum neden veremedigimi. Ama sadece tahmin: belki de benim en buyuk hayalim kim oldugumu kesfetmekti yani neredeyse tum insanlar gibi.