30 Kasım 2012 Cuma

Yeni iletisim adreslerim:)

Artik blogumun bir twitter hesabi ve bir mail i var:)

Sizinle de paylasmak istedim:) bana twitter dan:

@Krmndiabyshanti

Mail den de:

karmandiabyshanti@yahoo.com

dan ulasabilir istediginiz herseyi sorabilirsiniz:)

28 Kasım 2012 Çarşamba

Cumayi biraz erken karsilayayim dedim:)

Kendimi bildim bileli bir muzik tutkum vardir benim. Cunku 15 yillik hayatim boyunca suana kadar asla muziksiz yasayamadim. En stresli ve en calismam gereken SBS doneminde bile muzikten ayrilamadim bir tek.

4-5 yasimdaydim ve butun aile toplanip Canakkale de Kum Motel e giderdik. Anne tarafimdan olurdu gelenler. Babam is seyahati veya biraz yalniz basina kafayi dinlemek icin gelmezdi bizimle(annem ben ve o ayri giderdik tatile sonra:)) annemin iki kuzeni,anneannem,dayim(o zaman bekardi),annemin pamuk halasi:),annem ve tabiiki ben olurduk bu tatil planlarinda. Iki araba giderdik ve ben hep dayimin oldugu arabada onun kucaginda olurdum. Cunku her zaman onunla sarki soyler ve "gypsy kings" dinlerdik:) onunla soyledigimiz sarki soyleydi:"domatesin cekirdegi kirmizi kirmizi,Shanti buralarin yildizi yildizi!" hep ben olurdum o yildiz nedense:)

Bazen sabahlari uyandigimda (5 yaslarindaydim) annem ve babamin CD calar dan gypsy kings sarkilari dinlediklerini gorurdum:) sonra da birlikte dinlemeye baslar ve soylerdik;)

Sonradan rock muzige donmeye basladim. Annem ben 5 yasindayken arabada Deep Purple caliyordu o yuzden seviyordum bu tur muzigi. Hatta amcam kendi kurdugu muzik studyodunda bana sarki soyletiyordu. En cok Clemence Clearwater Factory nin sarkilarina hayrandim.

4. Sinifta ise benim sarki soylemeye karar vermemi saglayan sarkiyla tanistim. Aslinda buyuk bir sansti tanismamiz bizim. Ingilizce dersindeydik ve ogretmen bize Friday Im in love sarkisini dinletti. Ilk dinledigim anda sarkiya hayran kaldim. The Cure en sevdigim grup oldu bir anda(ki daha 10 yasindaydim:D) bu sarkiyi ne zaman dinlesem dans etmeye ve gulmeye basliyordum. Hala da oyle. 5 senedir hala ayni sarkida guler ve dans ederim. (ne kadar dans edemesem de..)

Okuldan eve donerken her zaman radyo dinlerim. Genellikle Capital Radio(99.4-istanbul) tercihimdir cunku eski parcalari caliyor. Eski muzikler bugunun muziklerinden cok cok daha guzel bence. Iste bir anda The Cure calmaya basladi! Friday Im in Love sarkisi hem de! Farketmeden sesli bir sekilde soylemisim sarkiyi ve tum servis beni dinleyip gulmus:D olsun,seviyorum sonucta sarkiyi:) size de bu sarkinin sozlerini yazmayi planladim bugun. Cumayi erken karsilamak icin ideal:)



I don't care if monday's blue
Tuesday's grey and wednesday too
Thursday i don't care about you
It's friday i'm in love
Monday you can fall apart
Tuesday wednesday break my heart
Thursday doesn't even start
It's friday i'm in love

Saturday wait
And sunday always comes too late
But friday never hesitate...

I don't care if monday's black
Tuesday wednesday heart attack
Thursday never looking back
It's friday i'm in love

Monday you can hold your head
Tuesday wednesday stay in bed
Or thursday watch the walls instead
It's friday i'm in love

Saturday wait
And sunday always comes too late
But friday never hesitate...

Dressed up to the eyes
It's a wonderful surprise
To see your shoes and your spirits rise
Throwing out your frown
And just smiling at the sound
And as sleek as a shriek
Spinning round and round
Always take a big bite
It's such a gorgeous sight
To see you eat in the middle of the night
You can never get enough
Enough of this stuff
It's friday
I'm in love

26 Kasım 2012 Pazartesi

Uzun bir aradan sonra:)

Gece yarisi bir saatte ayaktayim evet! Daha once bahsettim mi bilmiyorum ama uykusuzluk problemim var. Aslinda yarin cok cok onemli bir sinavim var ama ne yapayim uyuyamiyorum? Hem zaten erken yatsam da yatmasam da basarili olamayacaktim bu sinavda. Aslinda Turkce sinavi ve cok sevdigim bir ders ama hic basarili olamiyorum bu dersten bu sene! Gecen seneki okulunda kompozisyonlarinin muhtesemligiyle taninan Shanti bu sene Turkce hocasindan hep uyari aliyor. Mesela soyle uyarilar: " sohbet eder gibi yazma!","kisisel goruslerine yer verme!"," Deneme yazma!"
Ne yapabilirim ki? Sonucta bir blog yazariyim(gerci o bunu bilmiyor kadin da hakli) sohbet ederek yazmak benim dogamda var! Asla ciddi bir yazi yazamam ben 15 yasima gelmeme ragmen. İster yaziyi belediye icin yazayim ister oylesine bir mektup her zaman sonuna bir gulen surat koyarik yazinin! Veya basina veya ortasina herneyse iste mutlaka bir gulen surat olur yazilarimda benim:)
Acaba hoca yarinki kompozisyonumu gorunce ne yapacak? Herhalde beni yanina cagirir ve bana: "Shanti sana kac kere soyledim neden beni dinlemiyorsun?Senden ciddi bir kompozisyon istedim ama sen her zamanki gibi benimle sohbet etmissin. Neden boyle yapiyorsun? Bu anlatim bicimini ne zamandir kullaniyorsun?"
Ben de ona :" ohoooo hocam cok uzun zamandir kullaniyorum ben bu anlatim stilini! Simdi benim bi blogum var,ismimi sakliyorum da yaziyorum gerci insanlar anlamaya basladi kim oldugumu o ayri,iste bu blogda hep bu bicim yaziyorum ben. " demek yerine :" sey bilmem ki?" diyecek ve biraz azar isitip yerime gececegim.

İnsanlarin beni tanimaya baslamasina gelince... Galiba kendimi biraz fazla tanittim burada. Cunku bugun bu ay icinde benim kim oldugumu aramaya baslayan 3. kisi bu! Dun internette birkac akli basinda insanla sohbet ederken bi de baktim bizim okuldan bir kiz benim kim oldugumu bulmaya calisiyor. Neyseki beni bir arkadasim saniyor ve kizi ikidebir "Shanti" diye cagiriyor:D aslinda bu biraz da rahatlatiyor bu beni cunku kimse benden suphelenmiyor ve dikkat baskasina cekiliyor. Ama arkadasim(Ona Fifi diyelim) yani Fifi bu durumdan cok hosnut degil. Cunku kendisi birazcik gerilirse hemen yalan soyluyormus ifadesine burunuyor surati ve hicbir neden yokken gulmeye basliyor. Bugun bana anlattiklari cok ama cok komikti ozellikle:D Dunden baslayarak herseyi anlatacam size :
Benim kim oldugumu merak eden kiz(Ona da Smile diyelim) dun bana "Fifi sen misin?!" diye mesaj atti. Dha cevap vermeden yeni bir mesaj atti,bu sefer cok guzel yazmisti :" Senin siyasi,dini,felsefi gorusunu yerim ben:D tanidigim en temiz kalpli insansin,okulda da yalniz hissetme biz variz." yazmis. Aslinda Fifi ye yazdigini saniyordu ama o kadar secimli yazmis ki tesekkur etmeden duramadim;) ayrica Fifi olmadigimi da soyledim(gerci cok inanmadi:D).

Bugun Fifi siniftayken ona "Shanti sensin biliyorum." demis. Fifi de yalan soylemese bile gerilebildigi icin gulmeye baslamis. Ama olmadigini soyleyebilmis. Smile da ona blogu okudugunu ve Anne Frank ten bahsedildigini kesinlikte Shanti nin Fifi oldugunu dusundugunu soylemis. Fifi de "Shanti benim arkadasim cunku. " demis ama Smile yine ikna olamamis. O kizin kim oldugunu mutlaka bulacakmis. Okul sonuna kadar da Fifi ye "Shanti" adiyla hitap etmis:D (Beni de cok sevmis bu arada,cok tatliymisim:) ) Ayrica kitaptan da haberi varmis,belli ki blogdaki eski yazilara da bakmis.


Neyse,bu kadar dedektifcilik yeter:D biraz beslenmeden bahsetmek istiyorum cunku uzun zamandir yazmadim. Pesketeryanligimin tam 5. ayini doldurdum :) yani 7 ay sonra 1 sene! Ancak bazi dezavantajlari da var bu isin. Ne kadar dikkat etmeye calissam ve ne kadar beslenme konusunda bilgili olsam da sonucta bir uzman degilim ve tamamen bilincli beslenemem.
6-7 haftadir cok ama cok abur cubur yedim ve cok seker tukettim. Hatta hic hamur sevmeyen ben 3 dilim borek bile yedim. Sadece et ve tavuk yemedim ve bir de yumurta. Ne oldu peki? Kilo aldim ve yag oranim artti. Cunku cok az protein aldim. Ne kadar balik yemeye calissam da yumurtayi unuttum ve baligi da hergun yiyemedim. Biraz kilo versem hemen simardim ve sonunda
yazin incecik olan bacaklarim yagli ve kalin oldu. Daha cok gencim ve en guzel gunlerimi boyle gecirmek istemiyorum. Buyudugumde Resimlere bakinca incecik bir kiz gosterip "ben buyum" demek isitoyorum.

Sadece hayallerle olmuyor ama bu isler. Ben de bu hafta basladim artik bir diyete. 5 gunde 1 saat yuruyus yapicam. Yorgunum hastayim demiycem ve bol bol yuruycem. Yarin da nesfit 14 gun programina basliycam ve asla kacamak yapmayi abartmiycam.

Simdi yatmam gerekli. :) lutfen Bana okulumda,beslenmemde,hayatimda ve yeni kitabimda sans dileyin:)

12 Kasım 2012 Pazartesi

Kristaller hic bu kadar kotu gorunmemisti gozume...

Yil:1938
Tarih: 9 kasim( Atamizin olumunden bir gun once. Nur icinde yat Atam!) Olay: Bir seytanin kompleksi yuzunde masum insanlarin cektikleri!

Tabii ki seytan dedigim zaman hitler den bahsettigimi anlarsiniz artik. Google dan arastiriyorsunuzdur belki de suan 9 kasim tarihini. Soyledim iste olayi, seytan komlekse girerse masumlar nasil etkilenir?,olay bu!

Kristal Gece olayindan bahsediyorum size, kompleksi seytan olayindan veya.
Belki de herseye en bastan baslasam daha iyi anlasilir bu olay...

Adolf gencken sanatci ruhlu biriydi,bu da babasiyla sik sik kavga etmesine sebep olurdu. Cunku onun hayali ressam olmakti,babasinin hayaliyse memur bir oglu olmasiydi. Babasina inat sikici dersleri asiyor,odev yapmiyor ve ogretmenlerini dinlemiyordu. Ama zaten bir sure sonea okula gidemeyecekti. Once babasini tuberkulozdan kaybetti ve sonradan da kendisi agir bir ciger hastaligi gecirdi. Doktor tavsiyesiyle okula bir sure ara verdi. Ama maddi sikintilari yuzinden sonradan tamamen birakmak zorunda kaldi okulunu. Gecimini isci olarak saglamaya basladi. O siralar okudugu kitaplar antisemitizm de bulundurdugu icin basladi o irkcilik ve Yahudi dusmanligi. (Egitimsiz bir beyne ilk ne yuklersen hep o sekilde gider. Hitler da yarim yamalak okul hayatindan sonra kitap okumaya yalnis kitaptan baslayinca izledigi akim hep ayni kaldi ge o hep seytan oldu.) O siralar Yahudi lerin hep abartiya kactigini ve bu sayede alman halkindan daha basarili olduklarini dusunmeye basladi. Bu yaptigi sacma sapan kompleksle de anti-semitist olmaya karar verdi.
Daha sonra annesini kaybetti. Annesine cok duskundu Adolf. Bu yuzden annsini kaybetmek ona buyuk bir travma yasatti ve akli dengesinde sorunlar olusmasina neden oldu. (kim duskun degildir ki?ama belli ki onunki biraz fazlaymis ki kafayi siyirmis. )

Sonralarini biliyorsunuz iste..kendine cahillerden olusan bir ordu yaratti,iktidara gecti,cahillere alman vatandaslarinin alman kanindan olmasi gerektigini soyledi,cahiller bunu yuttu ve sonunda pis naziler ortaya cikti. Kristal gece olayi da onlarin bir eseriydi. Eger zaman bir tuval uzerinde ciziliyor olsaydi krisral geceden baslayip hitler in dogrudu gune olan tum firca izlerini silerdim o tuvalden,hatta yirtardim bicakla!

Kristal gece de tam olarak ne oldu peki? Seytan kompleksi masumlara ne yaptirdi?
Almanya da sessiz sakin bir gece vardi once 9 kasimda. Museviler,almanlar ve diger irktan insanlar sessiz sakin bir sekilde ya evlerinde oturuyor ya da uyuyordu. Sonra birden sirenler duyulmaya basladi. Sonra da kirilan cam sesleri,sonra da cigliklar,sonra da vahsetin sesi!
Herkes camlarindan neler oluyor diye bakmaya basladi.
Sinagoglar,Yahudi dukkanlari,isletmeleri,okullari,hastaneleri yakiliyor veya camlari kiriliyordu. Mezarliklar tahrip ediliyordu. Icinde insan olsun olmasin Yahudilere ait tum evlere barutlar atiliyor, evler atese veriliyordu. Ister evin tam dibinde olsun ister karsi sokaginda polis ve itfaiye hic birsey yapmadan oylece duruyordu. Hitler in adamlarinin bunu yapacaklarini biliyorlardi ve birsey yapmalari yasakti. Sadece izleyip guleceklerdi.

Insanlara ne oldu peki? 91 Yahudi oldu bu gece. Yuzlercesi de agir yaralandi. 30.000 civarinda erkek "Yahudi olma" sucuyla hapse atildi(bunu suc sayan herkesi ben zindana atmak isterdim). Bazi kadinlar da oyle.
Hicbir gunahlari yokken sadece evlerinde biraz uyumak isterken bir gecede tum hayatlarinin tehlikede olduklarini anladilar. Gecler ve cocuklar da artik devlet okullari yerine Yahudi liselerine gideceklerdi. Ayrica gun icinde disariya cikip cikmama saatleri vardi. Zaten kamuya acik alanlara Yahudilerin girmesi yasakti ama bu geceden sonra Soykirim zillerini duymaya basladilar. Bu gece ve ondan sonraki gun( kristal gece olayi 2 gun surdu:( ) onlarin daha dikkatli olmasi ve hayatlarini kurtarmasi gerektigini gosteriyordu. Kompleksli seytan herkesin huzurunu kacirmis ve insanlara zarar vermisti. Hepsi onun sucuydu! Kristal gece adi ise vitrin camlarinin parcalanmasiyla sokaga dokulmesinden kaynaklaniyordu. Her yer cam parcalariyla kaplanmisti. Kristaller hic bu kadar kotu gorunmemisti tarihte gorunmeyecekte! Lanet olsun Hitler! Asla senin gibi bir delinin iktidara cikipta irkci bir politika izlemesine izin vermeyecegiz! Bizim iktidarimizda kardeslik ve baris olmassa olen bir insan olacak!

8 Kasım 2012 Perşembe

Bugun sanki bir Lipton Reklami!

Sabah kalkiyorum,yine siradan bir gun sanki. Ama icimde bir sevinc var nedense? Cok mutluyum,uykum bir anda gidiverdi. Acaba hard rock muzikle uyandigim icin mi? Kim bilir..Hemen geriniyorum ve her sabah oldugi gibi icimden:" Cok sukur Tanri bana yasayacak bir gun daha verdi ve ben de bu gunun tadini sonuna kadar cikaracagim!" diyorum. Sonra da kalkip tuvalete gidiyorum. Saclarimi ozenle tariyor ve makyajimi kusursuz bir sekilde yapmaya calisiyorum. Bir kadinin imzasinin parfumu olmasi gerektigini dusunen biri olarak yurt disindan aldigim N*5 imi suruyir ve kahvalti etmek uzere mutfaga iniyorum. Ne yesem diye dusunuyorum ve sonunda "gunun tadini cikart" sozunu hatirlayarak istedigimi yiyorum:tam tahil ekmek ve peynirli yumurta!1 gun once hazirladigim sandvicimi cantama atip servise biniyorum. Suratimda kocaman bir gulumsemeyle:"Gunaydin!" diye bagiriyorum. Okula gidince arkadaslarima simsiki sariliyorum ve dans eder gibi sinifra ilerliyorum. En zorlandigim derste bile en cok parmak kaldiran ben oluyorum ve hep dogru cevap veriyorum. Tenefuslerde basbasa oturup el ele tutusan sevgililere uzaktan bakip"ne kadar guzel" diyorum. O sirada hoslandigim cocukla goz goze gelip gulumsuyiruz birbirimize. Okul cok cabuk bitiyor bugun ve hemen eve geliyorum. Bugun annemin dogum gunu! Ona hediye almaliyim ve ne istedigini cok iyi biliyorum:)"Yuruyuse cikiyorum." diyerek evden cikiyorum. O beni golette yani 4 kilometre otede saniyor oysa ben 7 kilometre uzaklasiyorum evden. Caddemize geliyor ve dovize ugruyorum. Ardindan parfumeriye gidiyorum ve anneme ruj seciyorum. Aliyirum hediye paketimi basliyorum eve dogru kosmaya tekrar! Yarim saat oluyor evin onune geliyorum yani 1 saat kos-yuru kos-yuru hareket ediyorum. Paketi kapiya asiyorum,zili caliyorum ve saklaniyorum. Ama annem once beni sonra paketi goruyor:D hem paketi hem de beni kucakliyor hemen. Dior marka bir ruj goruyor pakette. Tabii ki havalara ucuyor:) cunku ruj tam onun rengi ve cok begendigi bir marka. Biraz pahali olsa da annemin mutlu oldugunu gormek daha degerli:) iceri giriyoruz bana en sevdigim atistirmaliktan getiriyor:1 kase leblebi ve kuru uzum! Afiyetle yiyorum,bugun sanki tadi daha bir guzel. Sonra kaydolmak istedigim muzik kursunu ariyorum. Bana ailemle de konusursam olacagini soyluyorlar ve tabii cok mutlu oluyorum ben yine:D
Aksam firinda domatesli balik yapiyor annem. Pesketeryan olmama artik alisti ki bana da uygun yapiyor yemekleri. Baligin yaninda brokoli ve karnibahar yapmis haslama! Oley!
Hemen odevlerimi yapiyorum. Ailece sofraya oturuyoruz sonra. Yemegimizi yiyor ve sohbet ediyoruz. Sonra maillerime bakiyorum. Nazilerin bana yazdigi kotu mesajlara guzel kufurlerle cevap vermenin mutlulugunu yasiyorum yine. Sonra meyve yemeye gidiyorum ve yaninda bir bardak sut iciyorum. Soguk soguk cok guzel oluyor cunku:)
2 saat boyunca elimde yesil cayimla dizi izliyoruz internetten. That 70's Show dizinin adi. Cok komik ve cok neseli!
Gece yatmadan once dus aliyorum ve Shea yagiyla cildime bakim yapiyorum. Tanri ya bu guzel gun icin sukredip giriyorum yataga. Icimden soyle diyorum:" Bugun sanki bir reklamdi,bir Lipton reklami. " sonra da reklamdaki sarki dolaniyor dilime:"Hersey daha berrak hayatinda,....Bugun coook, bugun cook guzel bir gun!"